İnternetteki nefret söylemi ve diğer yasa dışı içerikler gelecekte Avrupa Birliği’nde daha hızlı silinmelidir.

Avrupa Parlamentosu ve AB ülkelerinden müzakereciler Cumartesi sabahı erken saatlerde Brüksel’de çevrimiçi platformların daha sıkı denetlenmesini ve tüketiciler için daha fazla koruma sağlamayı amaçlayan dijital hizmetler (Digital Services Act, DSA) hakkında bir yasa üzerinde anlaştılar.

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen anlaşmayı şu şekilde özetledi. “Yeni kurallarımız çevrimiçi kullanıcıları koruyacak, ifade özgürlüğünü sağlayacak ve şirketler için yeni fırsatlar yaratacaktır.”

Diğer şeylerin yanı sıra, DSA, nefret söylemi gibi yasa dışı içeriklerin İnternet’ten daha hızlı kaldırılmasını, zararlı dezenformasyon ve savaş propagandasının daha az paylaşılmasını ve çevrimiçi pazarlarda daha az sayıda sahte ürünün satılmasını sağlamalıdır. Temel ilke şudur: Çevrimdışı olarak yasadışı olan çevrim içi de yasadışı olmalıdır. Dijital hizmet sağlayıcıları, AB’deki yasal kesinlik ve tek tip kurallardan yararlanmalıdır. En az 45 milyon kullanıcısı olan büyük platformlar, küçük olanlardan çok daha fazla kurala uymak zorundadır.
Cumartesi günkü anlaşmanın Avrupa Parlamentosu ve AB ülkeleri tarafından tekrar onaylanması gerekiyor.

Ancak çeşitli partilerden politikacılar bu karara farklı yorumlar getirdiler. Piraten Partisinden Milletvekili Patrick Breyer “Yeni kurallar dizisi bir bütün olarak “Dijital Temel Hukuk” adını hak etmiyor, çünkü hayal kırıklığı yaratan anlaşma genellikle İnternet’teki temel haklarımızı korumakta başarısız oluyor” dedi. Öte yandan Sol Partiden Martin Schirdewan şunları vurguladı: “Geniş kapsamlı şeffaflık yükümlülükleri sayesinde, DSA çevrimiçi platformların algoritmalarının kara kutusunu açar.” Yeşiller Partisinden Alexandra Geese ise: “Avrupa ayrıca Büyük Teknoloji şirketlerinin üstünlüğüne karşı saldırıya geçiyor.” dedi.

DSA, AB Komisyonu tarafından Aralık 2020’de önerilen büyük bir dijital paketin parçasıdır. İkinci kısım, Mart ayı sonunda üzerinde anlaşmaya varılan Dijital Piyasalar Yasası’dır (DMA). Her şeyden önce, DMA, Google ve Facebook gibi teknoloji devlerinin pazar gücünü daha katı kurallarla kısıtlamayı amaçlıyor.